Ulusal medyada yer alan haberlere göre, Ramaphosa, Afrika Ulusal Kongresi'nin (ANC) toplantısında yaptığı konuşmada, İsrail'e açtıkları davayla amaçlarının soykırımı durdurmak olduğunu söyledi.
Bugün ilk duruşması yapılan davaya ilişkin değerlendirmede bulunan Ramaphosa, "Hukukçularımız Lahey'de davamızı savunurken, bu toprakların evladı Ronald Lamola'yı mahkemede davamızı sunarken gördüğümde, hiçbir zaman kendimi bugünkü kadar gururlu hissetmemiştim." diye konuştu.
İnsan hakları konusunda Güney Afrika'nın bir referans noktası olduğunu ve bu yüzden harekete geçtiklerini belirten Ramaphosa, önderlerinin (Nelson Mandela) yolundan gitmeye kararlı olduklarını ifade etti.
Ramaphosa, "Bazı kişiler attığımız adımın riskli olduğunu söylüyor. Biz küçük bir ülkeyiz ve küçük bir ekonomimiz var. Bize saldırabilirler ama biz prensiplerimiz üzerinde duracağız. Demokrasimizin babasının bize öğrettiği gibi, Filistin halkı da özgür olmadıkça bizler gerçekten özgür olamayacağız." ifadelerini kullandı.
İlk duruşma yapıldı
Güney Afrika Cumhuriyeti'nin, İsrail'in Gazze'deki eylemleriyle Soykırım Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle Uluslararası Adalet Divanında (UAD) açtığı davanın ihtiyati tedbir taleplerine ilişkin duruşması bugün başladı.
Duruşmanın ilk gününde, Güney Afrika argümanlarını sundu.
Duruşmada, Güney Afrika tarafını temsil eden hukukçular tarafından İsrail'e, Gazze'deki Filistinlilere yönelik bilinçli eylemlerinin soykırım niyetini kanıtladığı suçlaması yöneltildi.
Uluslararası Adalet Divanı, Birleşmiş Milletler (BM) anlaşmaları ile uluslararası anlaşmalara konu sorunların çözümü konusunda BM yargı organı olarak görev yapıyor.