Dünya

ABD’nin sömürge valisi Brett McGurk

Abone Ol

Diriliş Postası / Haber Merkezi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya ziyareti dönüşünde yaptığı açıklamada, “Malum, Amerikalı McGurk denilen bir adam var. Bu adam terör örgütlerinin adeta sevk ve idaresini yapıyor” diyerek ABD Ortadoğu ve Kuzey Afrika Koordinatörü Brett McGurk’e sert eleştiriler yöneltmesi dikkatleri yeniden bu isme çevirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, McGurk’ün terör örgütü YPG/PKK’ya yönelik tutumunu ve Türkiye’nin bu isime karşı duyduğu rahatsızlığı açık ve net bir şekilde şöyle dile getirdi: “Bu aslında teröre destek veren bir isimdir. Bu adam PKK/YPG/PYD’nin adeta yönetmeni durumundadır. Tabii benim bu ifadem birilerini ciddi manada rahatsız edecektir. Bunu da biliyoruz. Ama terör örgütleri ile el ele, kol kola oralarda dolaşan adamdır bu. Benim teröristlerle mücadele verdiğim bir bölgede bunun onlarla kol kola dolaşması beni ciddi manada rahatsız etmektedir.”

ÜLKELERİ ATEŞE VERİYOR

Barack Obama döneminde siyaseti göbeğinde yer alırken Trump döneminde geri planda kalan ancak ABD Başkanlık koltuğuna Joe Biden’ın oturmasıyla yeniden sahne alan Brett McGurk’un kirli sicili insanlığa karşı işlenmiş suçlarla kabarık.

Kendisiyle çalışanların “buldozer” benzetmesi yaptığı 47 yaşındaki McGurk, George W. Bush’tan Barack Obama ve Donald Trump’a kadar pek çok başkanla çalışmış bir isim. Hem Türk kamuoyunda hem de dünyada sık sık Suriye’nin kuzeyine yaptığı ziyaretlerle gündeme gelen diplomat, 2018’in son ayında Trump’ın Suriye’nin kuzeyinden asker çekme kararına tepki olarak istifa ederek, gerekçe olarak da “Bu kararın DEAŞ’ı yeniden dirilteceğini” öne sürdü.

McGurk’ün, terör örgütü YPG/PKK’nın sözcülerinden Polat Can’ın elinden plaket aldığı fotoğraf üzerine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Obama yönetimine ‘’terör örgütü ve NATO müttefiki arasında tercih yapma’’ çağrısında bulunmuştu.

KİRLİ PLANLARINI BOZDUK

McGurk daha önce Amerikan gazetesi Washington Post için kaleme aldığı yazıda, “Türkiye, Suriye konusunda güvenilir partner değil” iddiasını ortaya attı ve Ankara’nın desteklediği muhalif grupların ABD için “DSG’ye alternatif olamayacağını” savundu. McGurk”ün bahsettiği DSG yani Suriye Demokratik Güçleri, terör örgütü PYD/YPG’nin başını çektiği bir oluşumun ta kendisiydi. PKK’nın hamiliğini yapan McGurk’ün Türkiye karşıtlığının arkasındaki en önemli sebeplerden biri ise Türkiye’nin “terör koridoru” planlarını bozması oldu.

KAOS VE SAVAŞ MİMARI

2005-2009 arasında McGurk önce Irak Direktörü daha sonra ise Irak ve Afganistan Yüksek Direktörü oldu. 2007-2008 yıllarında Irak hükümetiyle yapılmak istenen geniş kapsamlı güvenlik anlaşması ve iki ülke ilişkilerinin normalleştirilmesinin müzakerelerini bizzat yönetti. McGurk’ün Irak’taki görev süresi, ülkede yıkıcı kaos ve mezhep temelli iç savaşla özdeşleşti. Irak’ta terör örgütü DEAŞ’ın doğuşu, Nuri el-Maliki’nin ülkenin başına geçişi, Kürtlere özerklik verilmesi ve Şii Arapların öne çıkması McGurk’ün döneminde yaşandı.

TERÖRE DEMOKRASİ KILIFI UYDURDU

ABD Özel Kuvvetler Komutanı Orgeneral Raymond Thomas, YPG/PKK’nın McGurk’ün talimatlarıyla isim değiştirdiğini 22 Temmuz’da itiraf etti. Thomas, bu durumu şöyle itiraf etti: “Brett McGurk gibi bir partnerim olduğu için şanslıydım çünkü (SDG unsurları) benim veremeyeceğim şeyleri istiyorlardı. Suriye’nin geleceğinin konuşulduğu Cenevre ve Astana gibi yerlerde masada olmak istiyorlardı. PKK ismi altında hiçbir zaman masada olamazlardı. Bu yüzden onları askerileştirdik ve Brett McGurk, onları bu şekilde görüşmelerin içinde tuttu ve bizim iyi bir ortağımız olmaları için onlara gerekli meşruiyeti sağladı.”

TERÖR ÖRGÜTLERİNİN HAMLESİ

Göreve geldikten sonra McGurk, bölgedeki teröristlerin en büyük destekçilerinden biri oldu. PKK’nın Suriye kolu YPG ile yakın ilişki kuran Amerikalı diplomat, kimi zaman aynı sofrada onlarla yemek yedi, kimi zaman teröristlerin ellerinden plaket aldı.

Suriye’nin kuzeydoğusunda YPG/PKK’nın işgal ettiği bölgeye çok sayıda ziyaret yapan ABD’li isim, YPG’nin başını çektiği Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kuruluşunun da baş mimarıydı. Buradaki amacı YPG’nin PKK ile bağlantısının üstünü örtmek ve onu yeni bir kılıf uydurarak DEAŞ ile savaşta kullanmaktı.