HASAN TAŞKIN / ANKARA
AK Parti İstanbul Milletvekili, Adalet Komisyonu Sözcüsü ve Türkiye-Fransa Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Avukat Serap Yaşar, ile Strazburg’da katıldığı Avrupa Konseyi toplantılarını, göç, terör ve 15 Temmuz FETÖ darbe girişimini ve yeni Anayasa çalışmalarını konuştuk.
İnsan hakları çiğneniyor
Yaşar, insan hakları ihlalleri yaşandığını ve Avrupa’nın iki yüzlü tutumunun çözümü engellediğini dile getirdi. İnsan hakları ihlallerinin, terör destekçiliğinin katliamlar ve göç dalgaları oluşturduğunu ifade eder Yaşar, “Savaşlar, terör, yeni yeni terör örgütlerinin oluşması önemli sorunlarımızdan. Bununla birlikte, bunların tetiklediği göç ve göç neticesinde oluşan diğer insan hakları sorunları hep gündemimizde. Görünen o ki, kısa vadede bu sorunlara kalıcı çözümler üretmek kolay olmayacak. Hem dünya barışının tehdit edildiğinden şikayet edip, hem de barışı ortadan kaldıran savaşlar, terör ve göçle mücadele etmemek, nedenleri üzerinde durmamak bu konuda iki yüzlü tutum takınmak önemli bir sorun” diye konuştu.
Darbecilere hesap soracağız
Yaşar, üst aklın taşeronu olan FETÖ’cü hainlerin 15 Temmuz’da Türkiye’yi işgal etmeye çalıştığını, Cumhurbaşkanı Erdoğan emriyle sokağa dökülen milyonların ise devleti kurtardığını söyledi ve şöyle devam etti: “Dünyada ve bölgemizde yaşanan hak ihlalleri yanında 15 Temmuzda ülkemizde de bir darbe girişimi yaşandı. Meclisimiz ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bombalandı. Silahsız sivil yurttaşlarımız tanklardan, helikopterlerden tarandılar. 241 şehidimiz ve 2194 gazimiz var. Bizlerin de öncelikle şehitlerimize ve gazilerimize can borcumuz, ailelerine karşı devletimizin yükümlülükleri var.Darbecilere karşı yasalar çerçevesinde mücadelemiz sürecek, yargı görevini adil biçimde yerine getirecektir.”
Avrupa demokrasi dersi aldı
Yaşar, Türk milletinin 15 Temmuz’daki direnişiyle Avrupa’ya demokrasi dersini verdiğini vurgularken, FETÖ’nün tüm dünyaya anlatılmasının önemine vurgu yaparak, “ 15 Temmuzda vatandaşlarımız sadece Türk demokrasisini korumakla kalmadılar, dünya demokrasisini de korumuş oldular ve canları pahasına bunu yaptılar. Ülkemiz için demokrasinin ne kadar değerli olduğunu tüm dünyaya göstermiş oldular. Eğer darbeciler başarılı olsaydı sadece Türk demokrasisi değil, dünya demokrasisi de bir yara almış olacaktı. Bu nedenle bunlara karşı mücadele etmek ve FETÖ’nün çok tehlikeli, yeni jenerasyon bir örgüt olduğunu ifade etmek, sadece bizim değil, demokrasiye inanan bütün parlamenterlerin de görevidir” diye konuştu.
FETÖ algı operasyonu başladı
Yaşar, ayrıca milletten Osmanlı şamarı yiyen ve darbe girişiminin püskürtülmesinin ardından yapılan operasyonlarla inine girilen FETÖ’nün yeni oyununa dikkat çekti. Serap Yaşar, FETÖ’nün Avrupa’da Türkiye’yi karalamak için her türlü alçaklığı yaptığını aktararak,“Bu noktada parlamenterler olarak bize ve medya mensuplarına çok iş düşüyor” ifadelerini kullandı.
Sistem 2014’te değişti
Yaşar, Türkiye’nin en önemli gündem maddelerinden olan yeni anayasa başkanlık sistemine de değindi. Yaşar, AK Parti’nin kurulduğu ilk günden bu yana darbe anayasasını değiştirmek için uğraş verdiğini ancak muhalefetin sürekli masayı dağıttığını kaydetti. Yaşar, 2014’te ilk defa halkın oyuyla cumhurbaşkanının seçildiğini hatırlatarak, sistemin değiştiğini ifade etti.
Yeni anayasa yapacağız
Yaşar, milli iradenin seçtiği Cumhurbaşkanı’nın fiilen başkan olduğunu anayasanın bu doğrultuda şekillendirilmesi gerektiğinin altını çizerek, “Sistem ve anayasa değişikliği tartışmaları yapılırken bu seçim hiç olmamış gibi davranamayız. Üstelik hukuk sistemini yenileyerek halk tarafından seçilmiş cumhurbaşkanının mevcut konumu ile uyumlu hale getirecek bir anayasaya ihtiyaç var. 82 Anayasası yamalı bohça gibi. Bir bütünlüğü yok. Yeni dönemde yerli, milli ve darbe dönemi ifadelerinden arınmış bir anayasa yapmak şerefi inşallah bu dönem milletvekillerimize ve parlamentomuza ait olur. Ben bunu başaracağımıza inanıyorum” değerlendirmesinde bulundu.
“Bunlar sanal kaygılar”
Yaşar, ayrıca FETÖ’cü teröristleri aklamak için mağduriyet tiyatrosu oynayan CHP’ye sert çıkıştı. Şehit ve gaziler yerine darbecileri savunmanın derdine düşenlerin yanlış yaptığını söyleyen Yaşar, “Bir tarafta, şehitler ve gaziler var, diğer tarafta adil yargılamaya ilişkin sanal kaygılar. Öncelikle darbecilerin adil yargılanmasını merak edenlerin iyiniyetli olduklarını düşünmüyorum. Devletin en temel görevi sivil yurttaşlarının yaşam hakkını korumaktır. Türkiye Cumhuriyeti devleti de yasalar çerçevesinde bu görevini yerine getirecektir” diye konuştu.