Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında AK Parti İstanbul İl Başkanlığını işgal etmeye çalışan 14’ü tutuklu, 74 şüpheli askerin yargılandığı davanın ilk duruşmasında, tutuklu 6 sanık savunmasını tamamladı.

Duruşmada savunma yapan tutuklu sanıklardan uzman onbaşı Hüreyre Can Çatal, tatbikat olduğu söylenerek dışarı çıktıklarını belirterek, AK Parti İl Başkanlığı önüne geldiklerinde gördükleri tabeladan nereye geldiklerini anladıklarını aktardı.

Tutuklu sanıklardan uzman erbaş İbrahim Tıraş da tabeladaki yazıyı okuduktan sonra AK Parti il binasına geldiklerini anladığını savunarak, buranın güvenliğini sağlamakla görevlendirildiği için geldiklerini düşündüklerini iddia etti.

Tıraş, daha sonra ismini öğrendiği Binbaşı Faruk Şimşek’in, AK Parti İstanbul İl Başkanı ile görüşmek için binaya girdiğini dile getirerek, şunları söyledi:

“Binbaşı beni yanına çağırdı ‘yukarı çıkıyoruz’ dedi. Ben de takip ettim. Binbaşı, AK Parti İl Başkanı’nın özel kalem müdürüne, ‘başkanla görüştürün beni’ diyordu. Özel kalem müdürü de ‘sizi bu şekilde alamam, silahınızı askere teslim edin, o şekilde alayım’ dedi. Sonra görüşmeden aşağı indik. Darbeyi, Ankara’nın bombalandığını polislerden birinin telefonundan öğrendim. Otobüslerle kışlamıza döndük. Binbaşı Faruk Şimşek yanımıza gelip tek tek elimizi sıktı ve ‘ben yaptığım hiçbir şeyden pişman değilim’ dedi.”

“Vatandaşın tepkisini gördükten sonra geri çekildik”

Tutuklu sanık uzman çavuş Şahin Kurt da tatbikat yapılacağı yönünde talimat aldıklarını anlatarak şöyle konuştu:

“Araç şoförüydüm. Kışlada tatbikat yapılacağı için telefonuma bakmamıştım. Kışla dışına çıktığımız zaman da araç kullandığım için telefonuma bakmadım. AK Parti binasına geldiğimizde ancak görevli olduğumuz yeri öğrendim. Vatandaşın tepkisini gördükten sonra geri çekildik.” diye konuştu.

Tutuklu uzman çavuş Reşat Ardıl ise yüzbaşı Hasan Hüseyin Altunsoy’un, AK Parti İl Başkanlığına vardıklarında TOMA’nın olduğu bölgedeki polislere, “silahınız var mı gidin buradan” dediğini belirtti.

Aradan zaman geçtikten sonra bölük komutanının megafonla askerlere seslenerek, “emir komuta bende, çekiliyoruz” dediği bilgisini veren Ardıl, “Biz de kimseye zarar vermeden çekildik, polisler oraya geldikten sonra İstiklal Marşı’nı okuduk, Türk bayrağını salladık. Halk da bize su ikram etti.” ifadelerini kullandı.

“Emir verenler teröristse ben ne yapayım”

Sanıklardan uzman çavuş Feyyaz Yörük de henüz 25 yaşında olduğunu ve darbenin ne olduğunu bilmediğini ileri sürerek, “Polisler bize su getirdi, sigara içtik, bize bayrak getirdiler, dağıttılar. Biz terörist olsak, polisler bize niye bayrak versin. 7 aydır cezaevindeyim, ailem ve ben mağdur olduk. Buradakiler, komutanlar, emir verenler teröristse ben ne yapayım.” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilisim