Çin ile egemenlik ihtilafı içindeki Tayvan’da 13 Ocak’ta yapılan seçimlerde Başkanlık koltuğuna ABD yanlısı Demokratik İlerici Partinin adayı, görevdeki Başkan Yardımcısı Lai Ching-te'nin zaferiyle sonuçlandı.
Seçim sonuçlarının ardından Çin’in ilk tepkisi merak edilirken, ABD’den üst düzey bir heyet Ada’ya sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi.
ABD’Lİ HEYETTEN SEÇİM SONRASI İLK ZİYARET
Eski ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Stephen Hadley, eski ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı James Steinberg ve ABD'nin Ada'daki defakto temsilciliği niteliğindeki Tayvan Amerikan Enstitüsü Başkanı Laura Rosenberger, akşam saatlerinde Tayvan'a ulaştı.
Tayvan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, heyetin, üç gün sürecek ziyarette, Tayvan lideri Tsai Ing-wen'in yanı sıra diğer üst düzey hükümet yetkilileri ve siyasi liderlerle görüşmeler yapacağı bilgisi verildi.
Tayvan Amerikan Enstitüsünden yapılan açıklamada da, iki eski üst düzey yetkilinin, "ABD hükümetinin ricasıyla kendi özel kapasiteleri içinde Tayvan'ı ziyaret ettikleri" kaydedildi.
Washington yönetimi, Tayvan lideri Tsai'in ilk kez seçildiği 2020'deki başkanlık seçiminin ardından "gayriresmi" nitelikteki benzer bir heyeti Ada'ya yollamıştı.
Çin’in tetikte olduğu seçim sonrası bu ziyaretin gerilimi daha da tırmandıracağı oldukça olası. Ziyareti hoş karşılamayacak olan Pekin yönetiminin tepkisi ise merak konusu.
ÇİN-TAYVAN GERİLİMİ
Çin Dışişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın Tayvan'daki seçimlerin ardından yayımladığı kutlama mesajı dolayısıyla Washington yönetimini protesto etmişti.
Çin'in kendi topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, 1949'dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip bulunuyor.
Çin ana karası ile Tayvan arasında iç savaşın ardından ortaya çıkan ayrılık ve egemenlik ihtilafı halen sürüyor.
Pekin yönetimi, "tek Çin" ilkesini vurgulayarak Tayvan'ın dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, Birleşmiş Milletler (BM) ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor, kendisini tanıyan ülkelerin Tayvan ile diplomatik ilişkileri kesmesini şart koşuyor.