Joe Biden’ın 2020’de başkan seçilmesiyle, Federal Ticaret Komisyonu (FTC) Başkanı Lina Khan ve Adalet Bakanlığı (DOJ) Antitröst Bölümü Başkanı Jonathan Kanter gibi isimler göreve getirildi. "Neo-Brandeisçi" olarak tanımlanan bu isimler, aşırı piyasa gücünün rekabete zarar verdiği görüşünü savunuyor.
Khan’ın atanması, özellikle Big Tech şirketlerine yönelik daha sıkı bir antitröst denetimini beraberinde getirdi. FTC, 2020 yılında Meta'ya karşı açtığı dava ile şirketin Instagram ve WhatsApp satın almalarının rekabete aykırı olduğunu öne sürdü. DOJ ise Google’a karşı reklam teknolojisi pazarındaki tekelleşme iddialarıyla iki dava açtı.
Trump'ın Kazanması Durumunda Ne Olur?
Uzmanlar, Donald Trump’ın seçilmesi durumunda FTC’nin yeni başkanının Khan kadar agresif bir tutum sergilemeyebileceğini belirtiyor. Ancak Trump’ın başkan yardımcısı adayı JD Vance ve diğer bazı Cumhuriyetçi senatörler, Big Tech'e karşı yaptırımları destekliyor. Vance, Google gibi teknoloji devlerinin bölünmesinin zamanının geldiğini savunarak Khan’ın çalışmalarına övgüde bulundu.
AB, 2022’de yürürlüğe giren Dijital Pazar Yasası (DMA) ile dijital platformlar üzerinde daha sıkı denetimler getirmişti. Bu yasa, özellikle Google gibi büyük teknoloji şirketlerine karşı Avrupa'nın tutumunu daha da sertleştirdi.
Eğer Trump yeniden başkan olursa, bazı uzmanlar Big Tech'e yönelik yaptırımların devam edebileceğini, ancak diğer sektörlerdeki birleşmelere karşı daha az sert bir tutum izlenebileceğini öngörüyor.
Kamala Harris’in Kazanması Durumunda Big Tech Politikasının Geleceği
Kamala Harris’in kazanması durumunda ise Lina Khan ve Jonathan Kanter’in görevlerinde kalabileceği düşünülüyor. Harris'in kampanyasında büyük şirketlerin rekabet karşıtı uygulamalarına karşı durulacağı vurgulansa da, bazı bağışçılar Khan'ın görevden alınması gerektiğini düşünüyor. Harris, bu konuda henüz net bir duruş sergilememiş olsa da, partinin bazı üyeleri Khan'ın önemli bir değer olduğunu savunuyor.
ABD seçimlerinin sonucu ne olursa olsun, Big Tech’e yönelik yaptırımların geleceği, ABD ve Avrupa arasındaki ilişkileri de şekillendirecek gibi görünüyor.
