ABD başkanlık seçimleri yaklaşırken, Trump’ın yeniden başkan olması ihtimali, Brüksel’de Ukrayna’ya yönelik ABD desteğinin kesilmesi endişesine yol açıyor. Trump’ın seçimleri kazanması durumunda ABD’nin Ukrayna’ya sağladığı askeri ve mali yardımları sona erdirmesi, AB’yi tek başına bırakma riski taşıyor.
Avrupa Birliği, ABD seçimlerinden çıkacak sonucun Ukrayna’daki savaşı doğrudan etkileyebileceği düşüncesiyle büyük bir endişe içinde. Donald Trump, daha önce Ukrayna’ya verilen desteğin geri ödeme şartıyla yapılması gerektiğini ifade etmiş ve yardımı ‘şartsız’ vermenin Amerika’yı ‘aptal’ konumuna düşürdüğünü savunmuştu. Haziran ayında Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'yi “müthiş bir pazarlamacı” olarak nitelendirerek Ukrayna’nın sürekli olarak ABD’den milyarlarca dolar yardım talep ettiğini belirtmişti.
AB Tek Başına Ukrayna'ya Yardımı Sürdüremeyebilir!
Trump’ın tekrar başkanlık koltuğuna oturması ve ABD yardımlarını kesmesi durumunda, AB’nin tek başına Ukrayna’ya desteği sürdürme kapasitesinin yetersiz kalacağı tahmin ediliyor. Ekonomik durgunluk ve savunma sanayisinin ABD’ye kıyasla zayıf kalması, AB’nin bu yükü omuzlamasını zorlaştırıyor. Avrupa, daha önce bu yardımları artırma girişimlerinde bazı aksaklıklar yaşamış ve hedeflerini gerçekleştiremeyerek belirli bir süreye ulaşamamıştı.
Egmont Enstitüsü Program Direktörü Sven Biscop, ABD'nin yardımını çekmesi durumunda Ukrayna’nın savaşın devamı için gereken kaynaklardan yoksun kalabileceğini belirtiyor. AB’nin şu ana kadar Ukrayna’ya verdiği desteğin savaşın seyrini değiştirecek yeterlilikte olmadığını ifade eden Biscop, daha uzun vadeli bir stratejiye ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Trump, Ukrayna’daki savaşın kendisi başkan olmadan sona erdirileceği yönünde açıklamalarda bulunarak barışın hızlı bir şekilde sağlanacağını iddia ediyor. Ancak Avrupa’daki uzmanlar, Trump’ın anlaşma çabalarının başarısız olması halinde ABD’nin Ukrayna ile ilgisini kaybetme ihtimalinden endişe duyuyor. Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı David McAllister, Trump’ın ikinci bir başkanlık döneminin NATO içindeki işbirliğini sekteye uğratabileceğine dikkat çekerek, AB ve ABD arasındaki bağların güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.
