Kahramanmaraş’ta 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremlerde 44 kişinin hayatını kaybettiği Said Bey Sitesi’nin yıkılmasıyla ilgili 3’ü tutuklu, 6 kişinin ‘Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan 22,5’ar yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın 4’üncü duruşması görüldü. 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada tutuksuz sanıklar şantiye şefleri Murat Kaş (39), Halil İbrahim Us (34), tutuklu yapı denetim şirketi sahibi Halil Yıldız (55) ile ölenlerin yakınları ve taraf avukatları salonda hazır bulundu.
Müteahhit Hasan Çam (53) ile statik proje ve uygulama denetim görevlisi Yavuz Kaygısız (55), duruşmaya tutuklu bulundukları cezaevlerinden, tutuksuz yapı denetim şirketi kontrol elemanı Melike Yıldız (33) ise yaşadığı şehirdeki adliyeden SEGBİS sistemiyle katıldı.
YILDIZ: ONAY MERCİLERİ BELEDİYELERDİR
Duruşmada ilk savunmasını yapan yapı denetim şirketi sahibi Halil Yıldız oldu. Suçlamaları kabul etmeyen Yıldız, karot örneklerin yönetmeliklere uygun alınmadığını öne sürerek, “Karot örneği alan bilirkişilerin duruşmada dinlenmesini talep ediyorum. Çünkü karotlar bilirkişilik kılavuzuna göre alınmamış. Daha az hasar görmüş 2 bodrum kat varken özellikle hasar görmüş, iş makinelerinin çalışmalar sırasında bir taraftan alıp diğer tarafa attığı yerlerden karot alınmış. Ben kasıt arıyorum. Ayrıca bizler yapı denetim olarak her kontrolümüzü belediyenin onayına sunarız ve onlar da gelip inceleyerek onaylar. Onay mercileri belediyelerdir, tahliyemi talep ediyorum” dedi.
MÜTEAHHİT: TUTUKLU OLMAMIN HİÇ KİMSEYE FAYDASI YOK
Sitenin müteahhidi ve zemin kattaki marketin de sahibi olan Hasan Çam da suçlamaları reddederek tahliyesini talep etti. İnşattan anlamayan, ilkokul mezunu olduğunu belirten Çam, kendisini şöyle savundu:
“Benim mesleğim gıda marketçiliği, inşaatın ‘İ’sinden anlamam, ilkokul mezunuyum. Ben inşaatı, işi bilen mimar, mühendis ve yapı denetim firmalarına verdim. Hasan Çam olarak sadece binanın finansörlüğünü yaptım. Maddi, manevi çok büyük kayıplarım oldu. Sahibi olduğum marketlerde yüzlerce çalışanım var. Tutukluluk olmamın hiç kimseye faydası yoktur. Yargılama elbette devam edecek ve tutuksuz yargılanmak istiyorum. Kaçma şüphem yok, işimin başında olmak zorundayım. 17 aydır tutukluyum ve mağduriyetim had safhaya geldi. Tahliyemi talep ediyorum.”
Diğer sanıklar da suçlamaları reddedip, önceki duruşmalarda verdikleri savunmalarını yinelediklerini söyledi.
Mahkeme heyeti, geçen duruşma alınan kararla yeni rapor için bilirkişiye gönderilen dosya gelmediği için tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verip duruşmayı 27 Eylül’e erteledi.
'KAMU PERSONELLERİNİN BİR AN ÖNCE DOSYAYA DAHİL EDİLMESİNİ İSTİYORUZ'
Yıkılan apartmanda annesi, babası, kardeşi ve dedesini kaybeden Tuba Erdemoğlu, adliye önünde adalet nöbeti tuttuklarını belirterek adaletin yerini bulmasını istediklerini söyledi. Depremin üzerinden 17 ay geçmesine rağmen adalet arayışı içinde olduklarını ve acılarını yaşayamadıklarını ifade eden Erdemoğlu, şöyle devam etti:
“Biz artık suçluların hak ettiği cezayı almasını ve bir an önce yargılanmasını, cezalarını almasını istiyoruz. Bizim tek derdimiz adalet, adaletten başka bir beklentimiz yok. 17 ay geçmesine rağmen Sait Bey Sitesi davasında tek bir kamu personeli hala yargılanmıyor. Biz bunu kabul etmiyoruz. İçişleri Bakanlığı’ndan gerekli izinlerin bir an önce çıkmasını, soruşturmalara dahil edilmesini istiyoruz. Ben depremde ailemden 4 kişiyi kaybettim, beton yığınlarının arasından alıp toprağa verdim fakat suçlular hak ettikleri cezaları almıyorlar, taksirle yargılanıyorlar. Bizim davamız taksirle görülecek bir dava değil, Said Bey Sitesi olası kasta görülecek bir dava. Olayda ihmali olan kamu personellerinin bir an önce dosyaya dahil edilmesini istiyoruz.”