Hazal Mihrace Göksun - Muhabir

29 yıl önce, Srebrenitsa'da, Bosna Savaşı sırasında acı bir olay yaşandı. Bosnalı Sırp güçleri yaklaşık 8,000 Bosnalı Müslüman erkeği ve çocuğu sistematik bir şekilde öldürdü. Bu olay, II. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da yaşanan en büyük katliam olarak kayıtlara geçti.

Arka Plan

1992 yılında başlayan Bosna Savaşı hala devam ediyordu, ancak aynı zamanda taraflar arasında ateşkes müzakereleri de sürdürülüyordu. Bu süreçte Boşnaklar, Birleşmiş Milletler tarafından 'güvenli bölge' ilan edilen Srebrenitsa'da toplanmıştı. Şehirdeki insanlar, savaşın acımasız etkilerinden korunmak amacıyla bu belirlenen güvenli bölgede bir araya gelmişlerdi. Bu durum, çatışmanın karmaşıklığına ve insanların güvenliğini temin etme çabalarına işaret etmekteydi. Srebrenitsa'nın 'güvenli bölge' ilan edilmesi, sivil halkın yaşamını korumak için atılan önemli bir adım olarak değerlendiriliyordu, ancak buna rağmen çatışmanın derin izleri hala toplumun üzerinde belirgin bir şekilde duruyordu.

Srebrenitsa Katliamı nedir? - Son Dakika Haberler Milliyet

Olayların Gelişimi

10 Temmuz 1995: Sırp güçleri Srebrenitsa'ya yoğun bir saldırı başlattı. Hollandalı BM barış gücü askerleri (Dutchbat), durumu kontrol altına almakta yetersiz kaldı.

11 Temmuz 1995: Ratko Mladić komutasındaki Bosnalı Sırp güçleri kasabayı ele geçirdi. Mladić, Srebrenitsa'ya girdikten sonra "Türklere karşı intikam zamanı geldi" şeklinde açıklamalarda bulundu​.

11-13 Temmuz 1995: Kadınlar ve çocuklar otobüslerle bölgeden tahliye edildi, ancak erkekler ve genç erkek çocuklar ayrıldı. Erkekler kamplara ve infaz alanlarına götürüldü.

Güvenli Bölgeye Saldırı

Srebrenitsa'nın BM tarafından güvenli bölge ilan edilmesine rağmen, Bosnalı Sırp güçlerin kasabayı ele geçirmesiyle başladı. 11 Temmuz'da, Ratko Mladić komutasındaki Sırp askerleri, BM'nin Hollandalı barış gücü askerlerinin varlığına rağmen kasabaya girdi. Kadınlar ve küçük çocuklar otobüslerle bölgeden tahliye edilirken, erkekler ve genç erkek çocuklar kamplara ve infaz alanlarına götürüldü. Kasabada bulunan Boşnakların bir kısmı BM adına güvenliği sağlamak üzere burada bulunan Hollandalı askerlerin Potoçari'deki üssüne sığınmaya çalıştı, diğer bir kısmı ise orman yolunu kullanarak Boşnak askerlerin kontrolündeki Tuzla'ya ulaşmayı denedi. Ancak her iki grup da benzer bir kaderi paylaştı.

Potoçari ve Soykırım

Potoçari'deki Hollandalı askerlerin karargahı olan eski akü fabrikası, Sırplar tarafından soykırım üssüne dönüştürüldü. Buraya sığınan erkekler önce ailelerinden ayrıldı ve esir alındı. Esir alınanlar kamyon ve otobüslere doldurularak infaz alanlarına götürüldü. Bu esnada orman yolunda da keskin nişancı Sırp askerleri pusu kurmuştu.

BM'nin Tepkisizliği ve Hava Desteği

BM Güvenlik Konseyi'nin 4 Haziran 1993 tarihli 836 sayılı kararı, güvenli bölgeye yapılan saldırılar karşısında BM askerlerinin güç kullanmasını ve hava desteği talep edilmesini öngörüyordu. Ancak, Hollandalı askerler gözleri önünde yaşanan soykırıma sessiz kaldı ve BM'nin hava operasyonu, Sırpların elindeki 30 Hollandalı asker nedeniyle engellendi​

Srebrenitsa'nın düşüşü sırasında BM barış gücü askerlerinin yetersiz kalması ve hava desteği taleplerinin karşılanmaması, katliamın gerçekleşmesine zemin hazırladı. Bosnalı Sırp güçler, kasabadan kaçmaya çalışan ve ormanlık alanlarda saklanan erkekleri yakalayarak infaz etti. Cesetler daha sonra toplu mezarlara gömüldü ve bu mezarların yerleri gizlenmek amacıyla defalarca taşındı.

AİHM'den Srebrenitsa kurbanlarının yakınlarına ret – DW – 22.09.2016

Uluslararası Tepki ve Yargılama

Olayların ardından, Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICTY) Ratko Mladić ve Radovan Karadžić dahil olmak üzere birçok Sırp lideri savaş suçları ve soykırım nedeniyle yargıladı ve mahkum etti​.

Srebrenitsa katliamı, uluslararası toplum tarafından Bosna Savaşı'nın en karanlık sayfalarından biri olarak kabul edilmektedir ve bu trajedi, savaşın acımasızlığına dair önemli bir hatırlatıcı olarak hafızalarda yerini korumaktadır.

Katliamın Bilançosu

Bosnalı Sırp güçler Srebrenitsa'da 8,000'den fazla Boşnak'ı katletti ve toplu mezarlara gömdü. Aradan çeyrek asırdan fazla geçmesine rağmen, yüzlerce soykırım kurbanının cenazesi hala kayıp veya mezarı belli değil. Her yıl bölgede yürütülen kazılarda toplu mezarlarda bulunan kemikler kimlikleri belirlendikten sonra Potoçari'deki Anıt Mezarlığı'na defnediliyor.

Doğu Ekspresi Erzurum'a vardı Doğu Ekspresi Erzurum'a vardı

Srebrenitsa Katliamı'nda hayatını kaybeden 14 kişi daha bugün defnedilecek

Editör: Hazal Mihrace Göksun