Olay, 28 Ekim 2022 tarihinde Şişli Halaskargazi Caddesi'nde meydana geldi. B.G.'nin kullandığı otomobil, karşıdan karşıya geçen Metin Korkmaz ve Mustafa Çakır'a çarptı. Çarpma anı güvenlik kamerasına yansırken, Korkmaz yerde sürüklendi ve kafasını kaldırımda bulunan taşa çarptı. B.G. ise kullandığı otomobili durdurarak aracından indi. Dakikalarca telefonla konuştu. O sırada olayı gören vatandaşlar Korkmaz ve Çakır'ın etrafına toplandı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerince yapılan ilk müdahalede Korkmaz'ın kalbinin durduğu tespit edildi. Yapılan kalp masajının ardından Korkmaz'ın kalbi yeniden çalıştırıldı. Sağlık ekiplerince hastaneye götürüldü. 16 ay boyunca birçok beyin ameliyatı olan ve fizyoterapi gören Korkmaz, bilinci kapalı halde hayata tutunmaya çalışıyor. B.G. ise karıştığı kazada herhangi bir ceza almadı. Metin Korkmaz'ın ablası Merve Korkmaz Özcan'ın iddiasına göre, B.G. kendileriyle hiç ilgilenmedi ve yalan ifade vererek tali kusurlu göründü. Merve Korkmaz, olayın tekrar incelenmesini ve kazaya neden olan kişinin ceza almasını istiyor.
"16 AYDIR KARDEŞİM YAŞAM MÜCADELESİ VERİYOR"
Metin Korkmaz'ın ablası Merve Korkmaz Özcan, "28 Ekim 2022 gecesi kardeşim Metin Korkmaz, arkadaşı Mustafa Çakır ile birlikte Şişli Halaskargazi Caddesi'nde karşıdan karşıya geçmekteydi Şişli Halaskargazi caddesinde. '35 kilometre hızla geliyorum' deyip yalan ifade veren şahıs, yolu ön görmeyip telefonla konuştuğu için süratli bir şekilde kardeşim ve arkadaşına çarpıp onları kaldırıma fırlatıyor. 16 aydır kardeşim yaşam mücadelesi veriyor. Bir kere bile kendisi aramadı. Kardeşim 5.5 ay boyunca yoğun bakımda yattı. Kafatası kemikleri çıkarıldı, karnına kondu. Olay yerinde kardeşimin kalbi durdu. Entübe bir şekilde hastaneye kaldırıldı" dedi.
"DERHAL TUTUKLANMASINI İSTİYORUM"
Kazayı karışan sürücünün kendileriyle ilgilenmediğini iddia eden Özcan, "Çarptığı anda bir kere bile karşıya geçip bu insanlar öldü mü, bu insanlar yaşıyor mu? demedi. Telefonda kendini kurtarmanın peşindeydi. Bu şahsın derhal tutuklanmasını istiyorum. Bakın bilirkişi raporları şu anda yetersiz. Buradan bütün yetkililere sesleniyorum lütfen bu olayı inceleyin. Bu şahıs asli kusurlu olması gereken yerde tali kusurlu gözüküyor. Benim kardeşimi bu hale getirdi. Hayatının baharında gencecik yaşında benim kardeşimi yatağa mahkum eden şahsın, derhal tutuklanmasını istiyorum. Ben o şahsın telefon kayıtlarının incelenmesini istiyorum. Avukatı bizi 3-4 kere aradı sadece, eşimi aradı. Çok iyimser yaklaştıklarını düşünüyorlar. Bizim neler yaşadıklarımızı bilmiyorlar. Benim kardeşim 6 ay boyunca yoğun bakım sürecindeyken, şahıs 4 gün sonra kendi doğumgününü kutluyor. Böyle bir adalet olabilir mi? 1.5 ay sonra tatile gidiyorlar. 'Bizim durumumuz yok' demişti avukatı. 'Bizim hiçbirşeyimiz yok, biz maddi destekte bulunamayız' denmişti. Bu şahıs iki cana bu şekilde yaklaşamaz. Biz hastanede perişan bir haldeyken kendisi kalkıp tatillerde günü gün edemez" ifadelerini kullandı.
"KARDEŞİM YİYEMİYOR, İÇEMİYOR, KONUŞAMIYOR"
Kardeşinin son durumuyla ilgili bilgi de veren Özcan, "Şu an kardeşimin hala bilinci kapalı. Günde iki kere fizik tedavi almak zorunda. Boğazında trakeostomi mevcut, midesinden besleniyor. Kardeşim, yiyemiyor, içemiyor, konuşamıyor. Bizimle bir iletişim kuramıyor. Bizim bütün psikolojimiz altüst oldu. Annem bakıyor. Kendisi de böbrek nakli olduğu için komşulardan destek alarak kardeşime bakıyor. Ben şahsın derhal tutuklanmasını istiyorum. Tekrar yetkililere sesleniyorum, bakanlığa sesleniyorum. Lütfen herkesten rica ediyorum, bu şahıs derhal tutuklansın" şeklinde konuştu.
